go in for

  1. (a) meraklısı olmak, ilgilenmek, ilgi duymak.
    He used to go in for basketball. (b) meşgul olmak,
    uğraşmak, meşgale edinmek, yapmaya çalışmak, … için mücadele etmek, …'den zevk almak.
    I don't go in for sports. (c) katılmak, iştirak etmek, girmek.
    I go in for examination next week.
bir meslek edinmek Verb
rekabete girişmek Verb
meslek olarak hukuku seçmek Verb
çok para kazanmak istemek Verb
fotoğrafçı olmak Verb
bir şeyi üstlenmek Verb
bu gibi şeylerden hoşlanmak yız pek
arabayla gezintiye çıkmak Verb
sınava girmek Verb